Hamilelere 'iyot' uyarısı

Hamilelere 'iyot' uyarısı

Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Gülhan Akbaba, iyot kullanımı ve dikkat edilecek hususlara ilişkin açıklamalarda bulundu.

21 Ekim Küresel İyot Eksikliği Bozukluklarını Önleme Günü nedeniyle açıklama yapan Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Gülhan Akbaba, iyot kullanımı ve dikkat edilecek hususlar hakkında bilgi verdi.

aw058030-01-1.jpg

Akbaba; iyotun, insan vücudunda çok az miktarda bulunan, vücutta başta beyin olmak üzere tüm organların düzenli çalışmasında, büyüme ve gelişmenin tam olmasında, vücudun ısı ve enerjisinin devamı için gerekli olan tiroid hormonlarının yapımında kullanılan bir eser element olduğunu söyledi.

İyodun hem az alınması, hem de fazla alınması tiroid hastalığına neden olduğunu belirten Prof. Dr. Gülhan Akbaba, “Dünya Sağlık Örgütü (WHO), ortalama günlük iyot ihtiyacını bebek ve beş yaşına kadar olan çocuklar için 90 g, 6-12 yaş dönemi için 120 g, adolesan ve erişkinler için 150 mg, gebe ve emziren kadınlar için de 250 g olarak önermektedir. İyotun en önemli kaynağı iyotlu rafine sofra tuzudur. Hekiminizce aksi önerilmedikçe evlerinizde mutlaka iyotlu rafine tuz kullanılmalısınız. Rafine edilmeyen, içeriği net olarak bilinmeyen veya diğer katkı maddelerinin doğal veya yapay olarak eklendiği, kaya tuzu, gurme tuzları gibi tuzların kullanılması önerilmemektedir Ayrıca tuzlu su balıkları, kabuklu deniz hayvanları, inek sütü, peynir, yoğurt, soya sütü, yumurta, dondurma, soya sosu da iyot içerir. Besinlerde bulunan iyodun kaynağı topraktır. Ülkemizin toprakları iyot bakımından zengin değildir” dedi.

“İYOT EKSİKLİĞİNDEN EN FAZLA HAMİLELER ETKİLENİYOR”

İyot eksikliğinin, tüm dünyada en önemli sağlık sorunlarından birisi olduğunu belirten Prof. Dr. Akbaba, “İyot eksikliğinde ortaya çıkan bozukluklar yaşa ve eksikliğin ağırlığına göre değişmektedir. Tüm yaş grupları iyot eksikliğinden etkilense de özellikle hamileler, fetüs, yenidoğan ve süt çocukları daha fazla etkilenmektedir. Gebelik ve emzirme döneminde iyot ihtiyacı arttığı için gebeler ve emziren kadınlar iyot eksikliği için özel bir risk grubunu oluşturmaktadır. Bu dönemlerde günlük iyot ihtiyacı 250 mikrograma çıkar ve genellikle de sadece iyotlu tuz kullanarak iyot ihtiyacı karşılanamamaktadır. Bu risk grubunun ilave olarak günde 100-150 mikrogram iyot desteği, gebede tuzun kısıtlandığı durumlarda ise (örneğin hipertansiyon varlığında) günlük 200-250 mikrogram iyot desteği alması gereklidir” dedi.

“ÇOCUKLARDA İYOT EKSİKLİĞİ ZEKA SKORUNU 13 PUAN DÜŞÜRÜYOR”

İyot eksikliğine bağlı olarak düşük, ölü doğum, bebek ölümünde artma, zeka geriliği, sağırlık, boy kısalığı görüldüğünü açıklayan Akbaba, “İyot eksikliği bölgelerinde yenidoğan tarama testlerinde TSH düzeyleri yüksek bulunmaktadır. Çocukluk çağında ise guatr, büyüme geriliği, öğrenmede güçlük ve okul başarısızlığına neden olur. İyot eksikliği bölgelerinde yaşayan çocukların IQ skorunun 13 puan düşük olduğu gösterilmiştir. İyot eksikliği dünyada önlenebilir zeka geriliğinin sık nedenlerinden biridir. Erişkinlerde ise diffüz ve noduler guatr, zihnin yeterli çalışmaması gibi çeşitli hastalıklara yol açar. Başta gebeler olmak üzere, risk altında bulunan olgularda direk iyot başlanabilir. İyot eksikliği tespit edilen hastaların uygun tedavi için endokrinoloji ve metabolizma hastalıkları uzmanına başvurmaları ve tiroid hormon düzeyleri de dikkate alınarak doğru tedavi planının yapılması önemlidir” dedi.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.