Sevdanın uçurumlarından izlerken aşkın vadilerini bizim güneşin telefonu ile güne başladım. Sevgili dostum bu gün canım sıkkın benim yerime doğar mısın dünya semalarına. Tabi biz kimseye hayır diyemediğimiz için evet dedik. Doğdum benimle birlikte olan sabahın ilk anlarına. Bütün gün güneş olmak zor, bide sıcak, yandım yemin ederim. Gün bitti sonunda karanlığa battık, tıpkı umutlarımız gibi. Eee bütün gün güneş olunca insan, dört kere duş aldım bir türlü ter kokusu çıkmadı üzerimden da cabası galiba.

Derken ay mesaj atmış bu gece kanlı ay tutulması varmış bu tutulma çok ağır ve acılı oluyormuş sen gel benim yerime tutul dedi. Haberi yok benim içimde nice kanlı aylar tutuldu, belki bedenimde tedavisi olmayan hastalıklar belirdi, bunları hiç saydım, kalbim tutuldu benim, kimseye söyleyemedim. Aman boş ver mecbur evet diyeceğiz, dedik de. Gece on iki de tutuldum tıpkı sana tutulduğum gibi ayın yerine ama çok acıymış hakikaten. Neyse ki on dakika olunca hızlı bitti evime geldim, yemin ederim saçlarım bile ağrıyor gerisini siz hesap edin.

Neyse kendime bu gün kafa tatili verip tüm gün yatmaya niyetlendim, bizim bulutlar kapıya dayanana kadar. Bizde yağmur bitti, bu gün de yağmur var, Allah aşkına gel ağla da yağ insanların üzerine. Yok, olmaz desem de gittik. Tabi bizde dert çok, aklıma getirmemle gök gürledi, ardından sicim gibi bir yağmur. Herkes bunu yağmur sanıyor ama ben yağıyorum, size anlatamadığım sebeplerden dolayı, iki buçuk saat durmayan yaşlarım, yeryüzüne küçük göletler oluşturdu, çocukların masumca kâğıttan gemi yapıp yüzdürdüğü, bunla mutlu olduğu tuzlu sularımda.

Kış kapıdaydı derken rüzgârın seslenmesi ile uyandım, dertlerimle yatıp da hiç dermanıyla uyanamadığım yatağımdan. Ne oldu demeden ben bu seferde rüzgâr oldum. Sıcak yürekleri soğutarak, kimseden kokmayan zalimlerin kalplerine korku salarak estim bütün gece. Kimi yerlere karayel, kimi yerlere sam yeli derken, Ardından bir kar havası peyda oldu. Bu sefer de kar bulutları olacak gibi bir his vardı içimde ve kendimi yine bulut olarak buldum. Meleklerin gelip Kar Tanelerini yüreğimden alıp müthiş bir ahenk ile yeryüzüne bırakmasını izledim yağdığım süreççe. Kar oldum yağdım, rüzgâr oldum estim, yağmur oldum damladım, ay oldum tutuldum, güneş oldum doğdum, kim ne dediyse yaptım, hep birilerinin işini gördüm, birilerinin bir şeyi oldum ama hiç kimsenin en sevdiği, en güvendiği olamadım.