Biz kadınlar kendimizle çok uğraşır olduk. Yüzümüz, gözümüz, göbeğimiz, saçımız, başımız, tırnağımız derken tanrım beni baştan yarat durumlarındayız.  Gerçi erkekler de bu konuda peşimizden gelmiyor değil. Onları da bir başka yazıda paylaşacağım.

Kendimizle bu kadar uğraşmak doğru mu yanlış mı ya da dozajında sıkıntı mı var? bunları da yazarım ama bugünkü  konumuz sadece kaşlar. Evet kaşlarımız.

Bu konu nerden çıktı derseniz. Geçenlerde bir belgesel izledim. Ünlülerin fotoğrafları üzerinden konuyu anlatıyordu. Konu da şuydu: insan yüzündeki gözler, dudak, burun, kulaklar ve saçlar önemliydi. Ama kaşlar daha bir önemliydi.  Hatta en önemlisiydi. Ünlülerin fotoğraflarında deney yaparak gösterdiler.

Deney şöyle :  Bir ünlünün fotoğrafındaki dudağını silerek deneklere göstermişler ve kim olduğunu sormuşlar, denekler dudağı eksik ünlünün kim olduğunu bilmişler. Bir başka deneğe, yine bir   ünlünün fotoğrafında burnu silinerek deneklere gösterilmiş, denekler yine o ünlü kişinin kim olduğunu bilmiş.

Bu deney aynı şekilde tek tek ağız, kulak ve saçlar  fotoğrafta silinerek tekrarlanmış.  Denekler fotoğrafta silinen organlara ve saçlara rağmen bütün ünlüleri tanıyıp bilmişlerdi.

Saçları, kulağı, burnu ve dudağı silinen kişiyi tanıyabiliyorsunuz. Ama iş kaşlara geldiginde olay değişiyordu. Fotomontajla kaşı silinen ünlüyü asla tahmin edemiyordunuz. İnsan yüzü için kaş çok önemliydi.

Demek ki kaşlarımızla bu kadar uğraşmak boşuna değilmiş. Kaş demek çok mühim bir şey demekmiş. Belgeseldeki deney de bunu anlatmıyor mu? Elin avrupalısı çözmüş ama bizim kadınlar da çözmüş işi.

Eh ben de çevremde, sosyal medyada kaşlara yapılan işlemlere ve paylaşımlarda kaşları değişenlere oldukça sık rastladıkça ve bu belgesel epeydir aklımı meşgul ediyorken kaş konusu gündeme geldi nerden geldi buyrun okuyunuz lütfen.

Bir arkadaşımı ofisinde ziyarete gitmiştim ve orada arkadaşımın  kaşlarına işlem yapmaya biri gelecekmiş. Ben de durur muyum hem bu işlem nasıl yapılacak izlerim hem de bu işlemi yapan kişiyle röportaj yaparım dedim ve bu konuda bilgimizi de artırırız, en yeni bilgiler aşağıda buyrun.....

-Müşteriye siz giderek mesleğinizi yapıyorsunuz. Sizi tanıyabilir miyiz?

İsmim Tuğba Çetinkal. 2004 de Güzellik Uzmanlığı eğitimi aldım.  Ve ardından Güzellik Merkezlerinde çalıştım. Kalıcı makyaj yapıyorum. Kirpik, kaş, dudak renklendirme ve dipliner uzmanlık alanım. Ama son altı yıldır, kaş şekillendirme daha yoğun olduğum bir alan oldu.

-Kaş konusunda bu işlemleri konuşacağız ama genç kızı olanlar için ve doğrusunu uzmanından öğrenmek için  sormak istiyorum. Kaş ilk ne zaman alınmalı? 

Bana göre üniversiteye kadar kaş alınmamalıdır. Bazen onsekiz yaşı  bekleyemeyecek durumlar olabilir. Uzman kişilerden yardım alınıp, kaş alma işlemi o zaman üniversite döneminden önce yaptırılabilir. Ama yapılacak iş kaş alma değil kaşı toparlama olmalıdır. Çünkü o yaştaki bir genç kıza yapılacak işlem doğal olmalı. Yapay görünmemeli. Yaş itibariyle zaten doğal ve güzel olanı çok elleyip bozmamak gerekir diye düşünüyorum.   

-Kalıcı makyajda en çok tercih edilen  işlem hangisidir?

Şu aralar microblading yani kalıcı kaş kontürü tercih ediliyor. Kaşında şekil, simetri bozukluğu olanlar veya kaşları azalmış, bozulmuş olanlar bu işlemi tercih ediyor.

Günümüzde kaş problemi çok var. Bunun beslenme ve  kaşın doğru alınmamasıyla doğrudan  ilişkisi var.

-Peki kaşın doğru alınmaması nedir?

Kaş alımının, yüz ile uyumlu ve yüz ifadesine  olumlu katkısı olması gerekir. Önce cımbızla şekil vermek sonra ip kullanmak doğru olan yöntemdir. Kaş alımı beş dakikada gerçekleşen bir olay değildir En az yarım saat sürer. Değerlendirmeyi ona göre yapmalısınız.
Kaş alındığında yüzün ifadesi  bozulmamalı tam tersine yüzünüzü tamamlamalıdır.

-Günümüzde kaş yaptırmak  neden arttı?

Ulaşılabilirlik kolaylaştı ve moda oldu. Moda olması işin cazibesini artırdı. Sosyal medyanın etkisi de çok fazla. Medyadan yenilikler, teknoloji çok yakından takip ediliyor. Müşterilerim benden bu işlemleri talep ederken işlemi, boya kalitesini bilerek geliyorlar. 

Yenilikleri talep ediyorlar ve yaptırıyorlar.
Günümüzde zaman hiçbirimize  yetmiyor. O yüzden bu işlemler kadına zaman kazandırıyor.  Sabah işe gitmeden önce makyajına çok zaman harcamasına gerek kalmayabiliyor.

Tabi bu işlemler kadınlar için günümüzün kolaylıkları o yüzden  çok fazla kadın tercih ediyor.

-Tuğba hanım, doğal kaşlı kadın kaldı mı?

Çok az maalesef. Yüzde seksen kadının kaşları işlem görmüş.  Geriye kalan kısım ise yaşı küçük olduğu için henüz işlemsiz, yoksa neredeyse yüzde yüz işlem görmüş diyeceğiz.

-Bundan beş on yıl önce kaş kontürü gereklilikten, kaş yoksunluğundan yapılıyordu ama günümüzde bunu moda mı tetikliyor?

Evet dediğim gibi sosyal medya en büyük tetikleyici. Ama ben kaşta moda olma konusunu tasvip etmiyorum. Kaşın yüzle bir bütün olması ve kaşın yapısını çok değiştirmeden tamamlamayı seviyorum.

Kaş kontürü için yazın sıcak ve deniz sonucunda far ve kalem yeterli olmuyor. Güzel bir görünüm ve kalıcılık için kadınlar bu işlemi tercih ediyor.

-Tuğba hanım müşterilerinizin sizi tercih etme sebebi nedir?

İşinin yoğunluğundan saatleri uymayan, evde küçük bebeği olan veya evinin konforunda bu işlemi yaptırmak isteyenlere ben de bu işi uyguluyorum.

İşimin  gerektirdiği  yenilikleri takip etmek, yeni teknikleri öğrenmek ve uygulamak, bunları müşterilerime sunmak ,onların güzelliklerine güzellik katmak işimin en büyük artıları.  Bu düşüncelerimin karşılıklı olduğunu hissediyorum. İşimi çok seviyorum. Daha uzun yıllar da yapmayı düşünüyorum.

-Tuğba hanım verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ediyoruz.