Ne okuduğunuz kadar, neden okuduğunuzu düşünün!

Bir yandan Liselere Geçiş Sınavları sonuçları açıklandı, bir yandan da Yüksek Öğrenim Kurumlarına giriş sınavları açıklandı.

Hem liseye başlayacak öğrenciler, hem de üniversiteye başlayacak öğrencileri için, öğretmenler için, veliler için telaşlı günlerin olduğu bir dönemdeyiz.

Sadece öğrenciler değil, yerel yönetimler de kendi bünyelerinde kurdukları tercih belirleme stantlarıyla,  üniversiteler bizi tercih edin diye başlattıkları tanıtım faaliyetleriyle bu telaşı daha da arttırdılar.

Yıllar önce üniversite bitirmiş, yıllar öncesinden gelen üniversite ve iş alışkanlığıyla yaşanmış bir tecrübemi buradan genç arkadaşlarla paylaşmayı uzman olarak değil, yaşamış bir kişi olarak değineceğim.

Öncelikle liseye gidecek öğrencilerin, hangi lisede okudukları tabi ki önemli ama daha önemlisi hangi liseye giderse gitsin,  okudukları lisenin seviyesini düşünmeden çalışarak, onun seviyesinin üstüne kendilerini çıkarabilmeleri.

Yoksa en üst düzeyde puanla öğrenci olarak girdiği liseden,  üniversiteye giremeyen, en alt puanla girdiği liseden çok yüksek puan isteyen üniversitelere giren örnekler az sayılamayacak kadar çok.

Üniversite tercihlerinde ise öğrencilerin bana göre iki şeye dikkat etmeleri gerekir, birincisi güncel ekonominin gelişimine, iş alanının genişliğine. Çünkü okuduklarında, bitirdiklerinde, mezun olup,  üniversite kapısından çıktıklarında bu alanı hiç düşünmemelerinin beledini, ben nerede,  nasıl, kaç paraya iş bulabilirim diye arayışlar içine girdiğinde çok düşününler.

İş okumaya gelince tabi ki, ne olursa olsun okumak, eğitim almak, üniversite mezunu olmak önemli. Ancak ondan daha önemlisi, geleceğini ekonomik anlamda güvence altına alabilmek değil mi?

Hangi genç, benim geleceğin ve paranın bu kapitalist ekonomik sisteminde önemsiz olduğunu söyleme şansına sahip ki?

İkinci olarak mutlaka severek yapabilecekleri bir işi düşünerek tercihlerini yapsınlar.

Üniversite bittiğinde iş imkanı olarak, maddi olarak yeterli bir iş alanını tercih etseler dahi,  sevmedikleri bir işte uzun süreli çalışamaz, çalışsa dahi başarılı olamazlar.

Yani işin özü, hem parayı, hem sevgiyi tercih yaparken aynı anda düşünmek zorundasınız.

Çünkü paranın olduğu yerde sevgi yoksa, sevginin olduğu yerde para yoksa hayatta mutlu olma şansınız da o kadar az!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.