“Ölenler öldü kalan sağlar bizimdir, bir ölür bin diriliriz”

“Ölenler öldü kalan sağlar bizimdir, bir ölür bin diriliriz”

İdlib’deki çözüm, rejimin saldırganlığının bir an önce durdurulması ve daha önce varılan anlaşmalardaki sınırlara çekilmesidir. Aksi takdirde Şubat ayı bitmeden biz bu işi yapacağız. Bunu dostlarımızın desteğiyle gerçekleştirebilirsek memnuniyet duyarız”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İstanbul İl Başkanlığı Yeni Üye Çalışmaları Ödül Törenine katıldı. iyasetin gönüllü bir uğraş olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Siyaset gönüllü bir uğraştır. AK Parti de siyaset kapıları amacı ülkesine ve millete hizmet etmek olan herkese her kademede sonuna kadar açıktır. Üyelikten teşkilat yönetimine kadar AK Parti'de yer alan bütün kardeşlerimizin gece gündüz çalışacaklarına inanıyorum. AK Parti güçlü olursa Türkiye de güçlü olur. Bunun için ülkemizi hedef alanlar aynı zamanda AK Parti'ye de saldırıyor. Bize diz çöktürürlerse milletimizin direncini kırıp Türkiye'yi istedikleri istikamete yönlendirebileceklerini biliyorlar. Bu bakımdan AK Parti'de görev üstlenmek millete hizmetin yanı sıra vatan müdafaasında en ön safta yer almak demektir. Bugün Türkiye en az Cumhuriyetimizin kuruluş dönemindeki kadar kritik, sonuçları en az o dönemdeki kadar büyük olacak bir mücadelenin içindedir. Siyasi, ekonomik, askeri olarak öylesine büyük bir kuşatma ve saldırı altındayız ki, tam manasıyla Çanakkale'deki gibi 7 düvele karşı duruyoruz desek yeridir.

 AK Parti teşkilatında özellikle bize düşen görev gönül kırgınlığını telafi etmek bununla beraber yeni gönüller kazanmaktır. Bir ay içerisinde 45 bin üye. Bazıları istifa ediyor diyorlar. Edebilir. Ama bakın bir ayda 45 bin geldi. Bizim için bu noktada söylenmez ama mecburen söylüyorum. Ölenler öldü kalan sağlar bizimdir. Yani bir ölür bin diriliriz var ya bu da budur. Onun için üzülmeye gerek yok. Yeter ki teşkilatımız bir olsun çalışsın ve üye kayıtlarında yoğun bir şekilde çalışmaya devam edelim. Gitmişler hayır olmuş. Demek ki onlar kendileri için burada beklediklerini bulamadılar. Şu andan itibaren de biz aynı anlayışla yolumuza devam edeceğiz. Ama yeter ki tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Bu anlayışla yolumuza devam edeceğiz” diye konuştu.

Suriye'deki gelişmelerle ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye'deki gelişmeler ülkemizin geleceği için hayati öneme sahiptir. Buradan bir kez daha ifade ediyorum. Türkiye'nin Suriye topraklarını işgal ve ilhak gibi bir niyeti asla söz konusu değildir. 

“Türkiye'nin Suriye'deki varlığına itiraz edenlerin öncelikle şu sorulara cevap vermesi lazımdır” diyerek sorular yönelten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “PKK terör örgütü, onu destekleyen Amerika dururken niçin 4 milyona yakın Suriyeliye kendi topraklarında bundan çok daha fazlasına Suriye içinde insani destek veren Türkiye hedef alınıyor? Ülkemizin güneyindeki şehirler terör örgütünün saldırıları altındayken sesleri çıkmayanlar Türkiye tüm sınır hattı boyunca güvenli bölge oluşturmaya çalışınca niçin birdenbire Suriye sevdalısı kesiliyorlar? Şu anda bizde 3,5 milyon Suriyeli var. Ama yeni İdlib'den sadece şu anda 4 milyona yakın insan ülkemize gelme arzusunda. Biz bunlar için de İdlib'de güvenli bölge oluşturuyoruz. Onun için yoğun bir şekilde briket barınaklar oluşturmaya başladık. Bu barınakları yapıyoruz. 

İdlib'le ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye'nin Suriye'de davetsiz misafir olduğunu öne sürenler, acaba kendilerinin dünyanın dört bir yanında davetsiz bir şekilde yürüttükleri faaliyetleri aynı şekilde tarif edebilecekler mi? Onlara davet var mı, yok. Davetli olanlar da orada ne yapıyorlar. Bunları değerlendirmemiz lazım. Biz Adana Mutabakatı ile Suriye'ye davetliyiz. Davetsiz misafir olduğunu iddia edenler Türkiye'ye yönelik saldırılara hak verenler aynı zamanda dünyanın dört bir yanında kendileri için de benzer bir yolu açtığının farkındalar mı? Suriye halkının canını ve onurunu korumak için yürüttüğü mücadeleye destek vermek üzere davet ettiği Türkiye'nin buradaki varlığı rejimin davetinden daha mı az meşrudur. İdlib'den ülkemize yönelen 1 milyon kişilik göç dalgasını umursamadan kimseye gücü yetmeyen ama kendi halkına saldırmakta pek bir şahin kesilen zalim rejime kol kenet gerenler Türkiye'nin bu çarpık denklemi bozmakta kararlı olduğunu hala görmüyorlar mı? 

AK Parti İstanbul İl Başkanlığı Yeni Üye Çalışmaları Ödül Töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Üye sayımız artıyor ailemiz büyüyor. Bu çalışmanın önümüzdeki aylarda aynen devam edeceğine inanıyorum siyasi partilerde üye çalışmaları zordur. Büyük emek ve azim ister. Gençlik kollarında aktif siyasete başladığım 1976'dan bu yana bu çalışmaların zahmetine yakinen şahidim. Üye sayısının bir partinin gerçek gücünü yansıttığını da biliyorum. Bunun için AK Partiyi kurduğumuzdan bu yana teşkilatlarımızdan bu noktada asla taviz vermediğimiz en önemli faaliyet üye sayısını artırma çalışmasıdır. Bugün AK Parti 10 buçuk milyona yakın Türkiye'nin en fazla üyeye sahip partisidir. Bu dünyada da böyledir. Örneği yok. Kime bunu söylersek hepsi şaşırıyor. Aynı şekilde bir milyonu aşan genç ve 4 milyon 700 bini aşan kadın üye sayısıyla bu alanda da rakipsiz durumdayız. Üye sayımız toplam seçmenin yüzde 19 gibi önemli bir oranına ulaşıyor. Bu önemli ama bize göre yeterli olmayan bir orandır. Türkiye'nin önceki yıl 82 milyon nüfusu 57 milyon seçmeni vardı. Geçtiğimiz yıl nüfus 83 milyonu aştı. Amacımız 83 milyon insanımızın her bir ferdini bu büyük ailenin bir parçası haline getirmektir.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.