İzmir siyasetinde yeni bir perde açılıyor. Adını ilk koyan, meslektaşımız, Gazete Ege Yayın Yönetmeni Abdullah Polat. Polat’ın köşesinde dile getirdiği iddia, kulisleri bir anda hareketlendirdi: “Operasyon başladı.”

Bu öyle sıradan bir delege yarışı değil. İddialara göre düğmeye bizzat basılmış.

Senaryoya göre ilk adım Selçuk’tan gelecek. Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, istifa edecek. CHP’li meclis çoğunluğu sayesinde yerine “emanet” bir isim gelecek. Böylece Selçuk kaybedilmeyecek, güvence altına alınacak.

Ardından Filiz Hanım, CHP İzmir İl Başkanlığı koltuğuna oturtulacak. “Kadın il başkanı” söylemiyle süslenen bu planın asıl hedefi ise çok daha net: Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ı devirmek.

Polat’ın iddiasına göre bu operasyonun mimarları belli: CHP İzmir Milletvekili ve Parti Sözcüsü Deniz Yücel ile CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan. İki isim ilçeleri geziyor, delegelerle görüşüyor, planı örüyor.

Bugün Selçuk’un belediye başkanı olan Sengel’in, yarının İl Başkanı, belki de öbür günün Büyükşehir adayı yapılmak istendiği konuşuluyor.

SORULAR CEVAP BEKLİYOR

Buradan, Polat’ın gündeme taşıdığı iddialara dayanarak ben de soruyorum;

Filiz Ceritoğlu Sengel’e:

Bu iddialar doğru mu? Siz gerçekten Selçuk Belediye Başkanlığı’ndan istifa edip İl Başkanı mı olacaksınız?

Eğer doğruysa bu düpedüz bir “operasyon” değil midir?

Eğer doğru değilse neden İzmir kamuoyuna çıkıp “asılsızdır” demiyorsunuz?

Deniz Yücel’e:

Sayın Yücel, siz işiniz gereği daha çok Ankara’dasınız. İzmir’e nadiren geliyorsunuz. Peki İzmir’in tüm sorunları bitti mi ki, tek gündeminiz İl Başkanlığı oldu?

Kaç basın kuruluşunu ziyaret ettiniz, kaç gazetecinin sorununu dinlediniz?

İzmir halkı çöplerden, trafikten, geçim derdinden bunalmışken, sizin mesainiz neden sadece kulislerde harcanıyor?

Murat Bakan’a:

Sayın Bakan, eğer iddialar doğruysa, bu düpedüz Cemil Tugay’a karşı yapılmış bir operasyon değil midir?

Adınız bu planın içinde geçiyor. Sessiz kalmanız iddiaları güçlendirmiyor mu? Kamuoyuna çıkıp açıkça “doğru” veya “asılsız” demeyi düşünüyor musunuz?

Abdullah Polat’ın köşesine taşıdığı bu iddialar, siyasetin halktan ne kadar koptuğunu bir kez daha gösteriyor.

İzmir’in dağ gibi sorunları dururken, kulislerde hesaplanan tek şey “hangi koltuğun kime emanet edileceği.”

Ama bilin ki; İzmir halkı hizmet bekliyor.

Ve bu sessizlik sürdükçe, iddiaların gölgesi büyüyecek, adı geçenler de bu gölgenin altında kalacak.