Romanov Koyunu

Dünyada ünlü prolific (üretken = çok yavru veren) koyun ırklarından biridir.


Et ve yapağı üretiminde önemli bir ırktır.  Özellikle orijinal siyah yapağısı arzu edilen bir yapağıdır.


Romanov koyunu "Kuzu makinesi" olarak bilinir.  Yılda 2 kez kuzulayabilir.  Ortalama kuzu sayısı, her doğumda 2,5 tur.  Genel olarak 100 koyundan 184-320 kuzu elde edilebilir.  Birçok araştırmacı kuzu sayısının her doğumda 2,12 - 2,95 arasında olduğunu bildirmektedir.  Ancak; kuzuların doğum ağırlıkları çok düşüktür. 


Kuzular küçük doğarlar.  Ortalama ağırlıkları 2,3 - 2,9 kg arasındadır. 


Romanov kuzular doğduklarında siyahtırlar. Büyüdükçe baş, ense, boyun kısımları ve ayakların alt kısmı siyah kalıp, vücut gri tüylerle (yün) kaplanır. 


Romanov koyununun anavatanı Rusya?dır.  Başkent Moskova?nın kuzeyinde kalan yukarı Volga bölgesinden köken alır.  Adını ise Rusya Çarlık ailesinden almıştır.  Soğuk iklime dayanıklıdır.  Kısa kuyruklu olup, dişileri ve erkekleri boynuzlu veya boynuzsuz olabilirler.


Kuzuları erken olgunlaşırlar.  3-4 aylıkken olgunlaşan dişi kuzular 5-6 aylıkken koça verilebilir. 


Romanov koyununun gebelik süresi 5 aydan biraz daha kısadır.  Gebelik süresi 144-147 gün arasındadır. 


Romanov ırkı koyunlar 50-72 kg canlı ağırlıkta, koçlar ise 80-108 kg canlı ağırlıkta olurlar. 


Koyunlar ortalama 7,5 yıl verimlilik ömrüne sahiptirler.


Koyunlar, diğer ırklar arasında annelik vasıfları yüksek olarak bilinirler. 


Hatta Romanov annelik vasıflarıyla ünlü bir ırktır.


Araştırmacılar bu ırkın soğuk iklime olduğu kadar Fasciola hepatica (Kelebek) istilalarına karşı da diğer ırklardan daha dayanıklı olduğunu bildiriyorlar.


Annelerin sütleri tek seferde 3-4 yavru beslemeye yeter.  Daha fazla yavru elde edilmişse diğerlerini ayrıca beslemek gerekir.


Kuzu veriminin yüksek olması tek başına önemli değildir.


Sütten kesme zamanında elde kalan kuzu sayısı daha büyük önem taşır. 


Bu yüzden kuzulama döneminde temizliğe özel önem verilmelidir.  İç parazitler, kötü barınaklar, gözlem ve ilgi eksikliği zayıf, çelimsiz kuzuların kaybına sebep olur.  Sütten kesme döneminde daha çok kuzuya sahip olabilmek için önerilen diğer tedbirler, göbek temizliği, antiserum yapılması gibi işlemler büyük önem taşır. 


Kuzu veriminin yüksek sayıda olması, buna karşın yavruların düşük doğum ağırlığında olmaları yetiştiricileri melezleme yapmaya yönlendirmiştir. 


Böylece melezlemenin heterosis ve tamamlayıcılık (complementarity) etkisiyle daha iyi kuzu yetiştirme imkanları elde edilmiştir.


Dünya?da Romanov koyunlar Dorset, Texel, Dorper, Suffolk, Ramboillet (Ramboye) gibi ırklarla melezlenerek daha yüksek doğum ağırlığı, daha az kuzu kaybı hedeflenmiştir. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.