“Öz yönetimle farkındalıktan faydaya”

Serap AKYOL AKSÜYEK

Başarılı bir iş yaşamı ve mutlu bir hayat için kişinin kendi yetenek ve eksiklerinin farkında olmasının önemine bir önceki yazımızda değinmiştik. ‘Öz farkındalık’ dediğimiz bu yeteneğin, duygusal ve davranışsal boyutta hatalarımızı kabul ederek, sorun yaratabilecek özelliklerimizin farkında olmamızı sağlaması bakımından son derece önemli olduğunu vurgulamıştık.

Bu hafta ise Öz farkındalığı gerçek bir faydaya dönüştürerek olumlu ve kalıcı değişimler yaşamamızı sağlayacak “Öz Yönetim” den bahsetmek istiyorum.

Şüphesiz ki bilgi, kullanılmadığında sadece bilmek eyleminden ibarettir ve pasiftir. Bilmek fiilini etkin bir eyleme dönüştürmek için ise bu bilgiyi kullanmak gerekir. Öyleyse kendimize ilişkin farkındalıklarımızı faydaya dönüştürmek için, sahip olduğumuz bu bilgiyi doğru şekilde kullanarak işlememiz gerektiğini söyleyebiliriz. Bu sayede kendi duygu ve davranışlarımızda iyileşme, düzelme, sıçrama, yenilenme vs… gibi olumlu gelişmeler sağlamamız mümkün olacaktır.

Kişinin, öfke ve stres gibi yıkıcı duygularını kendisine ve çevresindekilere zarar vermeyecek şekilde yönetilebilmesi, aynı zamanda bu duyguları yapıcı bir şekilde yönlendirilebilmesi yeteneği olan “Öz Yönetim” bu noktada büyük önem taşımaktadır.

Özellikle kriz dönemlerinde kendini gösteren bu yeteneğin, Liderlerin sadece kendi duygularını değil ekibinin duygularını da yönetebilmesi için son derece önemli olduğunu söyleyebiliriz. Bu yeteneğe sahip olan yöneticilerin aynı zamanda motivasyon yeteneği son derece gelişmiş kişiler olduğu gözlemlenmektedir. Bu nedenle de onlar ekiplerini her koşulda motive etmeyi başararak hedeflenen sonuçlara ulaşırlar.

“Ben çok öfkeliyim!” Bunu söylemek “Öz farkındalık”tır.

“Öfkelendiğim zaman derin nefes alarak hemen tepki vermek yerine 2 dakika beklerim ve sonra konuşurum” demek ise Öz Yönetim”

Birbirine son derece bağlı, biri olmadan diğeri çok büyük anlam ifade etmeyen bu iki kavram, bilmek ve disipline etmek olarak da özetlenebilir.

Kendimize ilişkin bildiklerimizi doğru işlersek şayet, dönüşüm noktalarını doğru tespit edip, kritik yerlerde otokontrol uygulayabilirsek, kendimizle ilgili önemli bir adım atmış oluruz. Bu nedenle Öz yönetimin bizi farkındalıktan faydaya götüren çok önemli bir kavram olduğunu kabul etmemiz gerekir.

Kişinin kendisini bilmesinden daha zoru ‘kişinin kendisini yönetmesi’ dir. Zoru başarıp kendisini doğru şekilde yönetebilen kişiler ise ilişki ve insan yönetiminde başarılı Ekip liderleri, yöneticiler vs… olarak öne çıkmaktadır.

Hep diyorum; “kişi her şeye önce kendinden başlamalı”. Bilmekten tutun da yönetmeye kadar…

Bu nedenle bir kişinin başarılı bir yönetici ya da mutlu bir kişi olup olmadığını anlamak için kriz anlarında verdiği tepki ve kendini kontrol edebilme yeteneğine dikkat ederim ben.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.