Günümüzün en popüler diyetlerinden biri su diyetidir. Gün içinde katı gıda ve kalori kısıtlamasına gidilen bu diyette amaç, vücudu detokslamak ve hızlı kilo vermektir. Sadece su ve az kalorili sıvı içecekler tüketilir.

Evet; vücuda kalori neredeyse hiç girmediği için hızlı kilo verimi kaçınılmazdır. Ancak en büyük tehlike işte burada başlar: kas kaybı. Bu tarz protein ve karbonhidrat kısıtlı diyetlerde kilo kaybının neredeyse tümü kas kaybı olarak oluşur. Kas kaybı çok ciddi bir durumdur. Neden mi? Metabolizma hızı demek, kas kitleniz demektir.

Kas kitlesi düştükçe metabolizma yavaşlar ve vücut daha çok yağ depolama moduna girer. Bu tarz besin kısıtlamasına gidilen diyetlerde vücutta su eksilmeye başlar. Vitamin ve mineral alınmadığından dolayı dengeler bozulur ve böbrekler yorulmaya başlar. Sodyum, potasyum ve magnezyum seviyelerindeki düşmeler kalp ritmini bozabilir ve ani tansiyon yükselmeleri ya da düşmeleri görülür ki, ani tansiyon düşmesi çok risklidir. Kan şekerinde de düşmeye neden olabilen bu sistemde odaklanma sorunları da oluşmaya başlar.

Beslenmemeye odaklı bu diyette bir diğer sorun, bağırsak mikrobiyotasının bozulması ve buna bağlı kalıcı kabızlık durumlarının görülmesi olabilir. Bir diğer sorun ise, fazla kalsiyum atımına bağlı olarak kemik erimelerine neden olabilmesidir.

Önermediğimiz bir beslenme tarzı olduğu gibi, aynı zamanda ASLA hipertansiyon, böbrek, diyabet hastalıkları olanlar; hamile ve emzirenler, ergenlik dönemindeki bireyler ve yaşlılarda uygulanmamalıdır. Bu kadar eksisi olan bir sistemin sizlerde iyi bir sonuca neden olabilmesi mümkün değildir.

Unutmayın, her şey tartıdaki rakamlardan ibaret değildir. Her şey; bedensel, ruhsal ve fiziksel olan “o iyi hâlin” dengesinden ibarettir.

Kilo vermek çok kolaydır ancak yanlış beslenme modelleriyle bozulan metabolizmayı düzeltmek ve kas kitlenizi yeniden oluşturmak zordur. Lütfen komşunuza ya da internete değil, diyetisyeninize ya da doktorunuza danışın.

Mutlu haftalar dilerim.