Prof. Dr. Kaşkaloğlu, gözde yanma, batma, kaşıntı gibi rahatsızlıklara neden olan göz kuruluğu hastalığının görülme sıklığının son yıllarda daha çok arttığını dile getirdi. Kaşkaloğlu, Pandemi döneminde çocuklar başta olmak üzere; her yaştan insanın ekranda kalma sürelerinin yükseldiğini ve uzun bilgisayar kullanımının da göz kuruluğunu artıran önemli etkenler arasında yer aldığını ifade etti. 

UZUN SÜRE EKRANA BAKMAYIN 

Göz kuruluğuna neden olan etkenlerin başında uzun süre ekrana bakmak olduğunu kaydeden Prof. Dr. Mahmut Kaşkaloğlu, şunları söyledi: “Uzun süre maske kullananlarda maskelerin üst kısmından verilen nefes gözle temas ederek kuruluk oranını artırıyor. Mevsim değişimleriyle birlikte hava koşullarına bağlı olarak gözlerde kuruluk ve alerji  de görülebiliyor. Evlerdeki ısıtma sistemleri de ortamdaki havanın kurumasına ve göz kuruluğuna neden olabiliyor. Yaşla birlikte sarkan göz kapağı dokusu gözün deri ile temasını da azaltıyor. Bu durum da kuruluğa neden olabiliyor.  Yatarak tv seyretmek göz yaşının yanlara doğru akmasına ve göz kuruluğuna neden oluyor. Televizyon izlerken dik oturmak gerekiyor. Gelişen teknoloji ve iş hayatında ekrana maruziyet süreleri daha çok arttı. Uzun saatler bilgisayar ya da telefon ekranına bakarak çalışanların da belli bir süreden sonra ara vermeleri gerekiyor. Çalışmaya mola verildiğinde, cep telefonu ya da başka dijital cihazları kullanmaktan kaçınılması önem taşıyor”

TEDAVİDE İLAÇ VE IPL IŞIN KULLANILIYOR

Göz kuruluğu hastalığının tedavisi için, ilaç ve suni göz yaşının yanısıra IPL lazer tedavisinin de başarılı sonuçlar verdiğini belirten Kaşkaloğlu, “ IPL denilen ışın tedavisi ile kuru göz rahatsızlığının olumsuz etkilerine karşı başarılı sonuçlar alabiliyoruz. Burada unutulmaması gereken konu göz kuruluğu kronik bir hastalıktır. Tamamen tedavisi söz konusu değildir. Bu nedenle uygulanan IPL tedavisinin de birkaç seans devam etmesi ve ihtiyaç halinde tekrarlanması gerekebilir” ifadelerini kullandı.