Aysel Ateş Abdullazade

Aysel Ateş Abdullazade

365 saat uyumamak size ne verir?

Çoğu insanlar uykuyu sever, hatta bazıları uykuya bağımlıdır. Bazıları geceden uyuyup ertesi günün akşam üzeri uyanır. Kulağa hoş gelse de hayata, yaşama hoş değil. Genel olarak çok az uyuyan biri olarak uyku bağımlısı olan insanlarla yıldızım barışık değildir. Hatta gıcık oluyorum bu tiplere diyebilirim. Bazılar ölü gibi uyur, uyandırdığında bile uyanamaz, cevap vermeye bile takati olmaz. Sanırsın ölmüştür, ama birkaç saat sonra uyanmış ve ortalıkta ceset gibi dolaşıyor. Gün bitmiş, zaman geçmiş ve sen bir ceset rolündesin.

Hergün sabah erkenden kalkarım. Alarm da kurmam. Alışkanlık olmuş artık. Bazen 05.00'da, en geç 06.00'da ayakta olurum. Bir bardak kahvemi alırım, belli bir zamanı kendime ayırırım. Yarım kalmış kitabımı okurum, müzik dinlerim, kısa bir film izlerim, köşe yazılarımı sabahları yazarım çoğu zaman, tercüme işlerim varsa onları devam ettiririm, sosyal medyada gezinirim, haberleri takip eder gündeme göz atarım ve paylaşımlar yaparım. Bu, benim kendime ayırdığım zamandır. Bazıları zamanın kısalığından, 24 saatin yetmediğinden şikayetlenir. Günde 10-12 saat uyursan elbette yetmez. Ya da çalışıyorsun ve işe gitmek için evden çıkmaya 15 dakika kala uyanıyorsan yine aynı şekilde. Sabahları uyandığımızda beyin dalgalarımız Alfa’dan Beta’ya doğru geçerek bizi gün içerisindeki sıkıcı yaşamımıza hazırlar. Bazılarımız da işe gidip gelirken yollarda uyuyarak Alfa’da kalmak için didinir durur. Çözüm mü istiyorsunuz?

Her gün bir saat erken uyan. Ne mi olacak? Bir yıl içinde 365 saat ekstra kazanmış olacaksın. Kendine, kişisel gelişimine, hobilerine, dinlenmene, güzelleşmene ayırdığın bu saat sana ekstra güzellik olarak geri dönecek, emin olabilirsin. Erken uyanmak için çabalamana gerek yok, üç gün ard arda aynı saatte kalkarsan alışkanlığa dönüşecek. Her gün o saatte uyanacaksın. Sabahları kuşların sesini dinleyerek, kendini motive etmeye mecbur kalmayarak, kahve kokusu ile rahat bir şekilde kendine zaman ayırarak güzel vakit kazanacaksın. Ve en önemlisi gün boyu enerji dolu olacaksın. Her gün bir saat sana bir günün bile yetemediği hobilerini, gelişimini, sağlığını, ruhsal psikolojik yükselişini bağışlayacak. Çünkü sabah vakti ruhsal büyümemiz için çok faydalı.

Artık kendimize gereken zamanı vermemizin vakti gelmedi mi? Ertelemek yerine, atamadığımız adımları atmak için daha neyi bekliyoruz?

Haftasonları bu zamanı daha da arttıra bilirsiniz. Mesela kahvenizi ya da çay termosunuzu alıp deniz sahilinde yürüyüşe çıkabilirsiniz. Sadece 2000 adım bile vücudunuzu yenileyecektir. Küçükten başlayıp büyüye doğru yol almalı.

Yoga, meditasyon, ruhumuz için egzersizler, olumlamalar da yaparak daha verimli bir güne hazırlanabiliriz. İçimizdeki enerjiyi ne kadar çok ortaya koyarsak, o kadar verimli hayata sahip oluruz. Vücut sporumu sevmiyorsanız beyin sporu yapabilirsiniz.

Unutma, hergün sadece bir saat. Yıl sonunda ne kadar zaman kazandığını ve bu zamanın sana neler kazandırdığını kendine sor. Büyük bir ilerleme alacağından şüphen olmasın. Güne merhaba o zaman!

img-20230427-080013.jpg

Önceki ve Sonraki Yazılar