Aysel Ateş Abdullazade
Bu hikayenin kalemi sende - seç, yaz ve gör
Her gün aynı, ama farklı, - dolu dolu yaşamanın ince sanatı
Her sabah aynı saatte uyanmak, aynı çayı demlemek, aynı sokaktan geçmek - hayatın ritmi bazen işte böyle tekrarlarla oluşur. Ama tekrarda kaybolmak da var, farklılıklarda kanatlanmak da. Ben her günü “aynı” yaşıyormuş gibi planlıyorum, fakat her güne bir farklılık, bir niyet katarak onu bambaşka bir deneyime dönüştürüyorum. Dolu dolu yaşamak sadece olayların çokluğu değil; amaçlı, bilinçli ve anlamla dolu yaşamaktır.
Dolu yaşamanın ilk şartı niyet kurmaktır. Sabah kalkar kalkmaz “bugün ne için değerli olacak?” sorusunu sormakla başlar her şey. Küçük, gerçekçi hedefler koymak (bir sayfa yazmak, bir dostu aramak, pencereyi açıp 10 dakika derin nefes almak) günün yapısını değiştirir ve günün sonunda pişmanlık değil, memnuniyet bırakır. Niyetler bizi mekanik hayattan ayırır, her adımın arkasına bir sebep koyar.
İkinci şart dikkat ve seçme becerisi. Dolu yaşamak için her teklife “evet” demek gerekmez. Sosyal medya, planlar, yapılacaklar listesi arasında seçmek, önceliklendirmek gerekir. Seçtiğin işlere tüm varlığınla katılmak - dikkatin bölünmediği, sohbetin içinde olduğun, işin kendi hattında aktığı anlar yaratmak güne değer katar.
Üçüncüsü, ritim ve molalar arasındaki ince dengeyi bulmaktır. Dolu yaşamak tükenmek demek olmamalı. Sabahın verimliliği, öğlen enerji dolduran hareketler, akşam ise sakince düşünmek için ayırılan vakit - tüm bunlar hayatın rengini korur. Mola da bir verimlilik biçimidir; dinlenmeden yapılan işlerin değeri susuz toprağın ürünü gibidir.
Dördüncüsü, küçük ritüellerin gücünü tanımak. Her günün sonunda üç şey yazmak: bugün ne oldu, neye minnettarım, yarın ne için heyecanlıyım - bu basit alışkanlık bilinci keskinleştirir. Bir kitap sayfası, kısa bir yazı, bir nefes egzersizi - bunlar güne özgünlük katar ve yaşamın tekrarlanan sayfalarını zarif bir şekilde farklılaştırır.
Son olarak, amaç dolu yaşamak insanlığın değil, her bireyin kendi seçimi olmalıdır. Hayatın yönetimini başkasına bırakmak rahattır, fakat boşluk ve pişmanlığı getirir. Bilinçli seçimler, niyet dolu sabahlar ve günlük küçük ritüeller hayatımızı cennete çeviren taşlardır.
Günler belki aynı görünebilir, ama içlerine ne kadar niyet, dikkat ve anlam koyduğumuza göre farklılaşırlar. Dolu yaşamak bir özellik değil, bir pratiktir - günden güne işlenmeli, korunmalı ve sevilmelidir. Bugüne bir niyet koy: küçük de olsa bir işi tamamen bilinçle yap ve gör, aynı gün nasıl farklı bir hikâyeye dönüşüyor.
