Aysel Ateş Abdullazade
Dünya seninle değişir
Sabah kahvemle birlikte yeni bir kitap sayfalarında dolaşmaya başladım. Kitap okuma zevkim farklıdır. Direkt kitabı açıp ilk sayfasından okumaya başlamıyorum. Önce o kitapla tanışmam lazım. Mesela birini yeni tanıdığımzda ne yaparız? Derinlere inmeden önce ismini, yaşını, sosyal statüsünü ve medeni durumunu öğreniriz. Kitap da benim için öyle. Önce sayfalarında gezinirim, içeriğinde beni çekecek birşeyle karşılaşmam lazım çünkü. O enerjiyi bulduktan sonra ilk sayfaya döner, sakinlikle ve slow bir şekilde okumaya başlarım. Ve bulduğum enerji dolu cümle benim için başka bir kaynak açar, yol olur önümde. O fikirden birşeyler üretirim. Yine öyle oldu. Admiral William H. Mcraven'in "Yatağını düzelt" kitabından bir alıntı sancakladım hafızama. Diyor ki; "dünyayı değiştirmek istiyorsan, kendinden ve etrafındakilerden başla, zira dünya senden, benden ve bizlerden, sizlerden ibaret toplulukla değişir"
Dünyayı değiştirmek istiyorsanız, önce kendinizden başlayın.
Çoğu zaman insan büyük işlerin peşinden koşar – dünyayı sarsacak fikirler, herkesi hayran bırakacak adımlar arar. Ama unuturuz ki, dünya birdenbire değişmez. En küçük tohum nasıl ki büyük bir ağacın başlangıcıdır, öyle de her değişim insanın içinde filizlenir.
Kendinize bakın: günlük davranışlarınız, seçtiğiniz sözler, başkalarına yaklaşım tarzınız aslında dünyayı şekillendiriyor. Birine gülümsemek, birine destek olmak, dürüst kalmak, sözünüzün arkasında durmak – belki size küçük görünür ama bir başkasının dünyasında büyük bir ışık yakar.
Biz çoğu zaman “dünya neden böyle?” diye şikâyet ederiz. Oysa dünya, “bizim kim olduğumuz”dur. İnsan kendini değiştirmeden çevresini değiştirmek istiyorsa, bu denize taş atıp dalgaların kendiliğinden başlamasını beklemek gibidir. O dalga her zaman kaynağından – yani bizden doğar.
Eğer siz daha adaletli bir toplum istiyorsanız – adaletli olun. Eğer sevgiyle dolu bir dünya arzuluyorsanız – sevmeyi öğrenin. Eğer barış diliyorsanız – içinizdeki savaşları susturun. Çünkü dünyanın kaderi ne hükümdarların ne de sistemlerin elindedir. Dünyanın kaderi insanın kendi vicdanında gizlidir.
Unutmayın: değişim dediğimiz şey zincirleme bir etkidir. Siz değişirseniz, çevrenizdekiler de sizden etkilenir. Bir aile değişir, sonra bir sokak, bir şehir ve sonunda bir ülke. Böylece dünya, farkına varmadan değişmiş olur.
Sonunda soru basittir: dünyayı değiştirmek mi istiyorsunuz, yoksa sadece dünyadan şikâyet etmekle mi yetineceksiniz?
