İzmir'e dair seçim analizi!

Yerel seçimlerde sona doğru haftalar kala seçim alanlarında olanlar, seçim çalışmalarından çıkan yorumlar seçimin de nereye doğru gittiğinin bir aynası gibidir.

Çok çalışan kim, çok koşturan kim, çok kalabalık olan kim, bu da seçime direkt etki eden unsurlar.

Seçim alanlarına şöyle bir baktığımızda iki unsur çok ama çok göze batıyor.

Seçim sonuçlarını oransal olarak nasıl etkiler tahmin etmek güç ama olumlu veya olumsuz etkileyeceği kesin.

İlk seçim alanı analizi CHP için gelsin!

CHP’nin İzmir’de yapmak istediği, önce adına değişim, sonra adına devrim dediği, 23 belediye başkanını aday göstermemesi, CHP örgütlerinin tepki verdiği belediye başkanı adaylarının seçim çalışmaları analizim.

CHP Genel Merkezi’nden ismi açıklanan ve İzmir’e gönderilen Başkan adayları yalnız kalmış durumdalar.

Aday isimleri açıklandığı gün sesli tepki veren CHP örgütleri, tepkilerini solcuların klasikleşen sessiz eylemiyle, seçim çalışmalarına aktif olarak katılmamakla veriyorlar.

İlçesini, ismini vermeden bu düşünceye nerden geldiğimi şöyle anlatayım.

Belediye başkan adayının tahtalı, telli afişlerini direklere asan iki gencin yanına gittim, “Kolay gelsin. CHP’nin ilçe örgütünden misiniz, gençsiniz, aktif siyasette olmanız ne güzel, iyi çalışıyorsunuz" dedim.

Aldığım cevap: ”CHP’nin gönüllüsüyüz ama CHP örgütünden değiliz. Afişleri yapan reklam ajansına bağlı olarak ücretli çalışıyoruz. Siyasete girmeye hiç niyetimiz yok” dediler.

Cevabını tahmin ettiğim, siyasetin içinde olmayan ekmek parası için çalışan gençlere, "CHP örgütü nerede?" diye sormadım.

Sorunun muhatabı belli!

İkinci seçim alanı analizi AK Parti için gelsin!

AK Parti’nin İzmir’de gösterdiği belediye başkan adaylarıyla ilgili tartışma çok ama çok hafif şiddetli oldu.

Dolayısıyla seçim alanlarına belediye başkan adayları, AK Parti teşkilatlarının desteğini alarak, güçlü şekilde girdiler.

Ancak saha çalışmalarına baktığınızda bazı AK Parti İlçe Başkanlarının makam koltuklarında oturmayı tercih edip, bir iki kalabalık topluluk karşısında olmak dışında, sahada koşturan, çalışan belediye başkan adayıyla veya teşkilatla birlikte çalışmadıkları görülüyor.

Başkan Adayı ismi AK Parti teşkilatları tarafından tartışılmadan kabul edilmiş olsa da, bazı ilçe başkanlarının belediye başkan adayı ve teşkilatları sahada kendi başına bırakmış olmasının nedenleri sorgulanıyor.

Sahalarda olmayan ilçe başkanları Belediye Başkan adayı olmasa da, aklından adaylık geçiren, gönlünde başka başkan adayının isminin olduğu düşüncesi, sorunun siyasi cevabı gibi ortaya çıkıyor.

İzmir’de yerel seçimlere sadece AK Parti veya CHP girmiyor. Diğer partiler ve onların belediye başkan adayları da var ama saha analizinden hepsine ortak bir düşünce çıkıyor.

Diğer siyasi partiler, belediye başkan adaylarıyla mevcut oylarından daha az oy almamak ve hatta biraz daha fazla oy alabilmek adına seçim alanlarında maddi ve manevi güçleri oranında varlar.

31 Mart akşamı bu analizin sentezinde görüşmek dileğiyle.

Mutlu hafta sonları!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.