Okulun ilk günü..

Çocuklarımız için okul, daha önce neredeyse hiçbirini tanımadığı birçok yaşıtı ve kendisinden büyük ya da küçük yaşta çocukla karşılaşma zorunluluğuyla, kurallarıyla ve öğrenim görevleriyle dolu yeni ve kaygı verici bir sosyal ortamdır. Okullar, çocuğumuzun gelişmesi, yaşamda sağlıklı, başarılı ve mutlu olması için uygun ortamı hazırlayan yegâne kurumdur. Okullar, eğitim aracılığıyla bireyi kendisi için yararlı ve yeterli bir seviyeye getirmeye çabalarken; bir yandan da onu, içinde yaşadığı topluma ve tüm insanlığa yararlı, toplumsal bilinci gelişmiş bir birey olması için eğitmeyi amaçlamaktadır.

Peki ya okulun ilk günü çocuğumuzu bekleyenler?

Okulun ilk günü çocuğumuz, heyecan, umut ve kaygı ile uyanır, okula gitmek için beklemeye başlar.
Aslında bizden pek de farklı değildir. Bizler, yani anne babalar da, çocuğumuzun yaşamındaki bu yepyeni adımı, onun kadar heyecanlı ve karmaşık bir duygular ile yaşarız. Daha sonra çocuğumuzu sınıfa soktuğumuz ilk an gelir ve çatar. Bu ilk an, ilk kez sınıflarına götürüldüklerinde her zaman ağlayan birkaç çocuk muhakkak olur. Unutulmamalıdır ki bu; kaygılanmayı gerektirmeyen, son derece normal bir duygusal tepkidir. Okulun ilk günü çocuğumuzun anne ve babasından ayrılırken güçlük çekmesi son derece olağan bir durumdur.

Bu zorluğu en aza indirgemek için neler yapabiliriz?

Öncelikle en güvenli ortamımız olan evden çıktığınızda, çocuğumuza sakin, gerginlikten uzak ve mutlu görünmeye çalışmalıyız. Böylelikle çocuğumuz, okul başlangıcının, yeni ama normal bir adım olduğunu daha çabuk fark edecektir.

Daha sonra sınıfta ise, çocuğumuz kaygı duymaya başlarsa, kendini iyi hissedeceğini, her şeyin yolunda gideceğini ona sakin ve emin bir dil ile anlatmalıyız. Birçoğu ile ilk kez karşılaştığı diğer çocukların çok kısa süre sonra onun arkadaşları olacağını, öğretmenin onun kendi sınıfında olmasını sabırsızlıkla ve mutlulukla beklediğini söylemeliyiz. Bu söylemler çocuğumuzun olası kaygılarını o söylemeden çözümler sağlayacaktır.  Ardından, okul biter bitmez onu almaya geleceğinizi ya da servis aracının onu eve getireceğini anlatın. Bu da güvenli ev ortamının her zaman kendisini beklediğini pekiştiren doğru bir anlatım olacaktır.

Tüm bunlara rağmen çocuğumuz yine de kaygılanıp ağlayabilir. Bu durumda, çocuğumuz için en doğru olan, istese de istemese de ayrılacağınız ve gözyaşlarının hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini bilmesidir.  Bunun için kararlı olun. Kararlılığınız yaşanacak krizi emin olun en kısa sürede aşmanızı sağlayacaktır.

Okulun ilk günü için çocuğumuzu rahatlatmak ve kaygı düzeyini en aza indirmek için birkaç önerim;

  1. Ona güven vermek her zaman olduğu gibi bu konuda da çok önemlidir.  Okuldayken, yanında olmadığınızda, onun mutlu olacağına dair ona güven verin.
  2. Sakin ve kararlı olmaya çalışın. Kaygı, bildiğiniz gibi ebeveynle çocuk arasında bulaşıcıdır. Çocuğumuz kaygı duyduğu, her anda ne kadar endişelendiğinizi anlamak için sizi gözlemleyecek ve sizin de kaygılı olduğunuzu fark ettiğinde, bu kendi kaygılarının yerinde olduğunu doğrulayacaktır. Bu nedenle, sakin ve rahat görünmeye çalışın.
  3. Okuldan onu tam zamanında alacağınızı ya da servise bindireceğinizi, evde kendisini mutlaka karşılayacak bir kişinin olduğunu ona söyleyin.
  4. Okuldan sonda eve geldiğinde okulda yaşadıklarıyla ilgili onunla konuşun, olan biten her şeyi size anlatmasına izin verin. Bu, çocuğunuzun okul yaşamına duyduğu ilgiyi pekiştirmek için en iyi yoldur ve okula karşı duyması gereken hevesin, öğrenme isteğinin gelişmesine yardımcı olur.
  5. Bir sonraki gün için akşamdan hazırlanın. Böylece  çocuğumuz birkaç hafta içinde bu düzene yavaş yavaş uyum sağlayacaktır.
  6. Evde, okuma, resim yapma bir enstrüman çalma ve oyun oynama etkinlikleri için belirli bir düzen oluşmasını sağlayın. Evde bir programı takip etmeyi öğrenmek, çocuğun okuldaki ders programına uyum sağlamasını kolaylaştıracaktır.
  7. Çocuğunuzu, yaşadığı güçlükleri sizinle paylaşması konusunda cesaretlendirin .Sorunlarıyla ilgili konuşurken sabırlı olmaya ve yargılayıcı davranmamaya özen gösterin.
  8. Çocuğunuzu kıyaslamayın!Çocuğunuzun zihinsel ya da sanatsal yeteneklerini eleştirmek ya da hoş olmayan bir şekilde onu diğer bir çocukla kıyaslamak her şeyin çok daha kötü olmasına yol açacaktır.

Güzel, mutlu ve yeni ufuklarla dolu bir öğretim yılı dileklerimle..

Sevgiyle..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.