Samimiyet

"Samimiyet öyle bir dildir ki kör de görür, sağır da duyar."

Cemil Meriç

Çünkü içten gelir. Dilde ne kadar samimiyet olursa olsun, hareketlerle belli edilir. Saftır, içinde kötü hisler barındırmaz, işte bu yüzden ta yürekten hissedilir. Samimiyet üzerine kurulmayan tüm ilişkiler bir gün yıkılmaya muhtaçtır.

Eğer mesafelere bağlı olsaydı samimiyet, ilk adımda unutulmaya başlardı yaşanılmışlıklar. Bir anda kaybolur giderdi tüm anılar. Oysa samimiyet yüreklerin temasıdır.

Günümüzde eskicilerin bile raflardan kaldırıp, depolara koyduğu, kimsenin yüzüne bile bakmadığı bir duygu oldu. Yanında korkmadan, içinden geldiği gibi hareket edebileceği insan bulmak samanlıkta iğne aramak gibi bir şey oldu. Kimse kimsenin derinliğiyle ilgilenmiyor, en yakınındakinin benliğini hiçe sayıyor.

"Güvenin şartı samimiyettir, kayıtsız şartsız samimiyet."

Stefan Zweig

Samimi ve içten olmayan hiçbir söze güvenemez insan. O söz, davranışla bütünleșirse hissedilir. İşte bu yüzden güvensiz kalpler taşıyoruz kaburgalarımızın altında. Korkuyoruz her yeni insan tanıdığımızda.

Tüm ilişkilerin yüzeysel yaşandığı bu zamanda samimi olmayan her şey bana ağır geliyor. Birinin derdiyle dertlenmek, birinin mutluluğuna şahit olmak... Bunlar bizi çoğaltıp, maneviyatımızıda arttırır. Neden fark etmiyor ki insanoğlu, samimi olmayan her hareket insanı giderek daha çok yalnızlaștırıyor. Oysa samimi bir sevginin iyileștiremeyeceği hiçbir yara yokken, bu denli sahtelikler nasıl çoğalabiliyor. Bu kadar kalabalıkken etraf, nasıl bu kadar kimsesizleșebiliyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum