Aysel Ateş Abdullazade

Aysel Ateş Abdullazade

Unutkan bir toplum

Bazen diyorum ki, acaba balık hafızası biz insanlarda da mı var? Yoksa nasıl bu kadar unutkan olabiliriz ki? Çok unutkanız. Toplumsal sorunlara çare bulmak yerine bağırıyoruz sürekli. Durmadan bağırıyoruz, boş ses yapıyoruz. Sosyal medyada, hayatta, sokakta, dışarıda, içeride. Her yerde boş ses yapmakla meşgulüz. Bir süre sonra da unutuluyor her şey, yaşananlar. 

Geçen sene Azerbaycan`da 8. sınıf öğrencisi Elina Hajiyeva okul koridorunda pencereden atlayarak intihar etmişti. İntihar sebepleri hala meçhul. Okul müdürü ambulans çağırmak yerine Elina`yı odasındaki kanepeye uzatarak ona sorular sormuştu. İntihardan 2 saat süre geçtikten sonra ambulans çağrılmıştı. Elina öldü, okul müdürü serbest, hayatını yaşıyor. Olay da unutuldu. Sosyal medyadan çağrılar yaptık, adalet istedik, yine bağırdık. Ama hiç bir şey olmadı. Olan Elina`ya oldu. Bitti. Unuttuk...

Türkiye`de her gün öldürülen kadın haberleri manşette. Eski eşi tarafından kafasına sıkılan, başı kesilen, eski sevgilisi tarafından 17 yerinden bıçaklanan kadınların yaşa(yama)dığı bu memlekette biz de mücadele veriyoruz. Ne mi yapıyoruz? Yine bağırıyoruz. Ben yazarak, o paylaşarak, diğeri eyleme katılarak, bir başkası polise giderek. Hangimiz zafer bayrağını kaldıra bildik şimdiye kadar? Hiç birimiz! Özgecan Aslan, Münevver Karabulut, Emine Bulut, Ceren Özdemir, Güleda Cankel, Mehtap Bülbül, Fatma Şengül, Esin Işık, Deniz Aktaş, Müzeyyen Boylu, Elina Hajiyeva, Nermin Guliyeva ve diğerleri için bağırdık, çağırdık ama sonuç yok. Olaylar kendi akımı ile devam etmekte. 

Azerbaycan ve Türkiye toplumu aynı olduğu için iki ülkeden bahsediyorum. 1 ay 17 gündür kaybolan  9 yaşında azerbaycanlı bir kız çocuğu. Amcasının evinden yok olmuş. 1 ay 17 günün tamamında yakılmış cesedi evlerinin önüne atılmış. Belden aşağısı daha çok yandığı ve el tırnakları kesildiği için (deri doku örneği alınması mümkün olmasın diye) tecavüz olduğu kaçınılmaz. 9 yaşındaki bir çocuğu nefsine kurban eden pedofili ile aynı dünyada nefes almak dahi suç sayılmıyor mu? Bence biz de suçluyuz. Evet, şimdi de Nermin için bağırıyoruz, sosyal medya ayağa kalkmış durumda. İnsanlar lanet okuyor katile. İdam cezası geri dönsün diyorlar. Yukarıda bahsettiğim kadınlar için de aynısı yapmıştık. Ama ne oldu? Koca bir hiç! Ne adalet, ne ölüm hükmü, ne başka bir şey. Unuttuk yine, bunu da unutacağız. Nermin`ler, Özgecan`lar, Emine`ler, Deniz`lerden önce adalet ölmüş anlaşılan.  

Şimdi de Berfin için adalet dileniyoruz. Arkadaşlık isteğini reddettiği için bir "erkek" tarafından yüzüne asit dökülerek bir gözünü ve yüzünün tamamını kaybeden Berfin için birlik olmaya çalıştık. Berfin`in hayatını karartan Casim Ozan Çeltik`e 12 yıl 18 ay ceza verildi. Erkek adalet değil,  gerçek adalet istiyoruz! sloganı ile yıkıldı sosyal medya. Sonuç? Adalet nerede?! 12 yıl ve bitti.

Yine unutacağız,  yine unuttuk. Bitti. Unutkan bir toplumuz. Söyleyecek başka da bir şey yok. 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar