YANDAŞLIK ZOR ZANAAT

Yandaş köşe yazarı ve yorumcu olmak çok zor zanaat kardeşim. Öyle böyle zor değil hem de.

Bir kere KIVRAK olacaksın. Yeni gelişmeleri takip edeceksin, takip etmek yetmez, hemen uyum sağlayıp bu yeni durumun ne kadar büyük bir siyasi başarı olduğunu ve arkasındaki siyasi dehayı öveceksin.

Bazen de ön alacaksın, herkesten önce olacakları sezip, ona göre pozisyon alacaksın.

Yetmedi, asacaksın, keseceksin, atacaksın, tutacaksın, muhalefete vuracaksın. Gene yetmeyecek, muhalif olan herkese her şeye vuracaksın.

Gerekirse, hava muhalefetine bile laf giydirip, METEOROLOJİ BARONLARINDAN dem vuracaksın.

Zor iş, benim harcım değil mesela. Ben yapamam. Yapamıyorum da.

Örnek vermek gerekirse; Mavi Marmara olayı oldu. Onca insan öldü. Van Minıt dendi. Ben de  YANDAŞ YAZARIM DİYELİM , zor ama bir an için öyleyim diye düşünelim. Gaza geldim, coştum, Neo-Osmanlıcılık yaptım, İsrail’i yerin dibine soktum, giydirdikçe giydirdim. Anti-semitiklik  bile yaptım. Her muhalifi İsrail’le özdeşleştirdim. Her muhalif  tipi de İsrail ajanı olmakla suçladım.

Eee bugün gelinen  noktada İSRAİL ile anlaşma imzalandı. Ben nasıl toplayacağım? Ne diyeceğim? İSRAİL DOSTUMUZ, desem, Filistin için ağladıklarım n’olacak? İSRAİL AJANI dediğimiz adamlarla aramız nasıl olacak peki? Mavi Marmara’da yakınları ölenlerin yüzüne nasıl bakacağım? Yok yapamam, elime yüzüme bulaştırırım yandaşlığı. “İSRAİ İLE BARIŞA KARŞI ÇIKAN HAİNDİR, PARALELDİR, İSRAİL’E MECBURUZ, ONLAR DOSTUMUZDUR.” Diyemem, en azından bir günde bu noktaya gelemem.

Ya  Rus uçağı düşürdüğümüzde, “Var mı lan bize yan bakan?!” diye estim gürledim, diyelim. Doğalgazı keserlerse, kömür yakarız dedim misal. Ee şimdi, uçak düşürme, pilot hatası oldu, Rus pilotu öldürene dava açıldı. Ben o kadar estim gürledim, şimdi ne yapacağım. Baktım Reis de “kusura bakma yın oldu bir kere” diye özür mahiyetinde mektup yazmış. Ben nasıl çevireceğim. Ne diyeyim? PARALELCİ ERGENEKONCU DİYE PİLOTA YÜKLENSEM kurtarır mı? Putin’e methiye mi düzeceğim? Karizmayı nasıl kurtaracağım? Dün özür mözür yok derken, bugün ÖZÜR DİLEMEK BÜYÜKLÜKTÜR, BİZ BÜYÜKLÜK GÖSTERDİK mi desem ne desem??

Şaka değil ha, cidden zor zanaat YANDAŞLIK. Jöle masrafı falan hikaye, jölenin altındaki beynin de jöle kıvamında olması gerek. Gelişmelere göre, kıvrak kıskıvrak manevra yapabilmek gerek. Bende o yok.

Ben mesela, KARDEŞİM ESAT’tan KATİL ESED’e bu kadar hızlı geçemezdim. MURSİ , MURSİ derken ve 4 parmaklı RABİA’dan, bir anda SİSİ ile görüşülmesine övgü düzemezdim.

Ama BU İŞİ HAKKIYLA YAPAN BİR SÜRÜ KÖŞENİN BAŞINI TUTAN KIYMETİ KENDİLERİNDEN MENKUL KİŞİLER VAR. PEKİ ONLAR NASIL YAPIYORLAR?

İŞTE O GİZLİ YANDAŞLIK FORMÜLÜ:

  • İktidar neylerse güzel eyler, her durumda, iktidara paye çıkaracaksın.
  • Olumsuz bir şey olursa, muhalefeti ve dış güçleri sorumlu tutacaksın.
  • İçerde sorun çıkarsa, geometrik açıklamalar yapacaksın. 
  • Hiç bir kötü durumdan, iktidara sorumluluk çıkmaz. Ya aldatılmıştır ya da ihanet vardır. Dün ak dediğine bugün kara diyorsa, dün ak gözüken  iktidarı kandırmıştır. Bugün kara dediği ak da olsa karadır, kimse neyin ne olduğunu iktidardan iyi bilemez.
  • Fırsat buldukça, muhaliflere sallamak işin şanındandır. Asmalı kesmeli, atmalı tutmalı yazmak, esmeli gürlemeli konuşmak ve Osmanlı edebiyatı yapmak, olmazsa olmaz şeylerdir. 

Diskavırdıpotenşiyıl Türkiye, içindeki yandaş’ı keşfet.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.