Nurten Ağaçbiçer

Nurten Ağaçbiçer

Yazmak...

Söz uçar yazı kalırsa…Gelsin bu isteğin sahibi kendini gerçekleştirsin.

Ne anlatmak istiyorsa… Hadi başlasın dökülsün içerdekiler çıksın gün ışığına.

Öyle bir çıksın ki nehir kıskansın onu kendisinden daha doğallıkla aktığı için.

O her yere girip çıkan rüzgâr imrensin nasıl da ondan daha özgürce estiği için.

Belki o arada yağmurda der ki;” benim hesapsızca yağdırdığım bereketimden daha da güçlü.”

“Ne oluyoruz bu kadar aydınlığı ve ışık saçmayı benden mi öğrendi” diyen güneşin gür sesine karışsın.

Gök gürültüsü gibi taşsın çağlasın ifadeler, kelimeler, cümleler.

Saçılsın etrafa yılların biriktirdiği duygular, anlamlar her ne varsa içerilerde.

Hiç biri boynu bükük kalmasın. Çıksınlar ortaya hiç biri yetim öksüz kalmasın, tamamlansınlar.

Öyle bir anlatım olsun ki ta yedi kuşak ötelerdekilere uzanıp her birinin içinde kalanlar dile gelsin.

Dökülsünler… Saçılsınlar sahiplerinin yüreklerinden kopup gelerek gerçeğe dönüşsünler.

Kim bilir neler dile gelir o anlatımlarda; ne özlemler, ne hayal kırıklıkları insana dair her ne varsa.

İçerlerde bir yerlerde birikmiş yaşanmışlıktan oluşmuş duyguların ağırlığı hafifleyerek şifaya kavuşun diye.

O sözler çıktıkları yer gibi başkalarının da yüreklerine dokunup şifayı çoğaltırlar belki de…

Ne de olsa insan denilen varlık kendini ifade etmek istiyormuş ya bu dünyada.

Kimisinin müzik, kimisinin resim,bazılarının  heykel, bazılarının başka şeylerde ifade ettiği gibi.

Gel artık başlayalım senle yeni bir hayata…

Nerelerden geliyorsan içimdeki bu yazma isteği arzusu çık ortaya .

Daha fazla bekletme akalım senle yazılara…

Zamanını bilmediğim bir süre önce, yukarıdaki sözler dökülmüştü yüreğimden. İçlerinde derinlerde bir yerlerde yazma arzusu taşıyanlar bilirler. Okudukları, seyrettikleri, gördükleri, biriktirdikleri ne varsa kendilerine ait olan, görünür alana çıksın yazıya dökülsün isterler. Bu çıkışın bir zamanı var mıdır? Bilinmez… Belki de büyük üstat Sinan Yağmurun dediği gibi; Bulut’un yağmur olup yeryüzüne düşmesi için, önce dolması gerekir.

Dolacak ki yağmur olarak yağabilsin. Yazı yazmaya götüren süreç dolgunluğa ulaşınca kendiliğinden akmaya başlayandır belki. Akarken dokunduğu her şeyi besleyen, başkalarından daha yüksek olmayı arzulamadan, denize kavuşmayı nihai hedef alan.   Beraber birer ırmak olup akmak…Kimsenin kimseye üstünlüğü yoksa, birlik içinde bir ırmak gibi aka durmak. Yazılarda ırmak olup beraber akmak ne güzel.

Hepimizin bir olduğu gerçeğinden yola çıkarak, insan olmanın gerektirdiği ortak paydalarda yaşıyorsak.

Ortak bir insanlık hikâyesinin içinde, her insanın bir hikâyesi varsa. Her birimizin hikâyesi romanlara konu olacak kadar zengin. Acısı, tatlısı, eksiği, fazlasıyla yazılmayı bekleyen. Bizi biz yapan her ne varsa açığa çıkıp birbirimizden öğrenip, beslenmeyi sağlayan. 

Yazılarda buluşup hayatın içinde sevgiyle akmak dileğiyle… 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum