Büyük Birlik Partisi (BBP) İzmir İl Başkanlığı’nda düzenlenen çok sayıda partilinin ve BBP yöneticisinin katıldığı genel istişare toplantısı yapıldı. Malazgirt zaferinin yıl dönümü törenlerine katıldıklarına değinen BBP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Gürhan, ”15 Temmuz’da sokaklara inmeyip hava alanlarından kaçanlar, iyi ki Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yanında Kurtuluş Savaşı’nda değillermiş. Eğer bu arkadaşlar o zaman yaşamış olsalar başka bir ilde izci kampı kurup, alternatif program yaparlarmış.” diye konuştu.

BBP Genel Başkan Yardımıcı Ahmet Gürhan ile İlker Kayalıoğlu’nun yanı sıra BBP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyeleri  Murat Sancak, Namık Akdoğan, Ali Apalı ile BBP İzmir İl Başkanı Erdem Öksüz ve yönetim kurulu üyelerinin katıldığı genel istişare toplantısı basına kapalı olarak gerçekleştirildi.

ALTERNATİF PROGRAMLAR DOĞRU DEĞİL

Parti içi konuların konuşulduğu toplantı öncesi açıklama yapan BBP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Gürhan, Malazgirt Meydan Muharebesi’nin 946’ncı yıl dönümü törenlerine parti olarak katılım gösterdiklerine değinerek, ”Evet, 1071 de hesap neyse bugünün hesabı da bu, gözler ve gönüller Türk’ün topraklarında dolaşmaya hala devam ediyor. Bu kinle büyütülen intikamın hesabı 15 temmuzda asil Türk milletine ödetilmeye tekrardan çalışılmıştır. ama bizler aynı 1071’de ki gibi bu mücadeleden de zaferle çıkmayı başarabildik, Türk’ün bu geceyle imtihanı da bir zaferin müjdeleyicisi olmuştur. Ama bu mücadele tüm gücüyle var olmaya devam edecektir. Genel Başkanımız 1071 Malazgirt Zaferi için düzenlenen resmi törenlere katıldı. Bugün ana muhalefet partisi tarafından alternatif programlar düzenleniyor. 15 Temmuz’da sokaklara inmeyip hava alanlarından kaçanlar, iyi ki Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yanında Kurtuluş Savaşı’nda değillermiş. Eğer bu arkadaşlar o zaman yaşamış olsalar başka bir ilde izci kampı kurup, alternatif program yaparlarmış. Alternatif programını doğru bulmuyoruz. 15 Temmuz’u, Malazgirt Zaferini ve Çanakkale’yi yaşayan Türk Milletidir. Bunun başka bir adı yok, siz bunu bölemezsiniz, orada olmalıydınız” diye konuştu.

DÜZ YAŞAYIP, DİK DURACAĞIZ

BBP kadrolarında tüm kadrolarda aday olma şansı olduğuna değinen BBP Genel Başkan Yardımcısı Gürhan, ”Partimizde her makama aday olmak isteyen arkadaşlarımız olabilir. Bunların tespiti ve istişare için toplanalım istedik.  Bu sebeple diyoruz ki dirlik içinde birlik, birlik içinde büyük birlik. Büyük Birlik partili bizler ise Muhsin Başkanımızın dediği gibi düz yaşamaya,düz durmaya,düz yürümeye,dik durmaya  devam edeceğiz. Doğrunun yanında var olmaya devam edeceğiz.” dedi.

”İŞBİRLİKÇİLERE DUR DEMELİYİZ”

Türkiye’nin ABD, batılılar ve diğer dış mihraplar tarafından saldırı altında olduğunu söyleyen Gürhan, ” Bugünün siyasi konjonktürünü genel olarak incelediğimizde, ana muhalefetin siyaseti memlekete değil Batıda yaptığı görülüyor. Batıyla ağız birliği yapmışcasına birlikte siyaset yürüten ana muhalefet ve kurmayları, Türk devleti ve milleti nezdinde her geçen gün itibarını kayıp etmeye devam ediyor. Bununla birlikte devletin devam eden yılmaz terörle mücadelesi, sınır dışında söz sahipliği ve var olma gayreti sebebiyle bir takım hainlerin topyekün bir şekilde saldırdıklarını görüyoruz.

Bu saldırılara karşı devletin ve milletin yanında olmak yerine muhalefet adı altında bu işbirlikçilerin yanında yer almayı kabul etmiyoruz. Türkiye’nin uluslararası alanda itibarını yıpratmaya çalışanlar, kimi zaman karşımıza Almanya’nın dışişleri bakanı olarak karşımıza çıkıyor, kimi zaman da yurt dışında bu zihniyete hizmet eden hainler olarak karşımıza çıkıyor. Gerek PKK, gerek FETÖ terör örgütleriyle hem finansal alanda hem de fiziken mücadele eden devletimizin yanındayız. Kökleri kuruyana kadar da yanlarında olmaya devam edeceğiz. Bu terör örgütlerinin gerek basında gerek derinde ki işbirlikçileri de her zaman hedefimiz olmaya devam edecektir. Devletin bünyesindeki bu kanserli hücrelere karşı olağan düzenlemelerle mücadele etmek mümkün değildir.  Bu sebeple zamanında tüm samimiyet ve hoşgörüsüyle devam eden barış süreci ve uyum yasaları yerini daha kontrollü ve temkinli düzenlemelere elbette bırakacaktır.” şeklinde sözlerini sonlandırdı.