Banu Pirinçcioğlu

Banu Pirinçcioğlu

YAZ MASALLARI

Yaz gelince televizyon açmaktan imtina ediyorum. 

Daha doğrusu genel türk işi kanalları pas geçiyorum. 

Yazın meyveli pasta yenir inancı gibi, hafif dizi izlenir mantığı  tüm kanallarda. Yaz dizisi oyuncuları var mesela.

Kadrolu onlar. Yaz gelince çalışıyorlar. 

Yıllardır hep aynı kızlar, oğlanlar. 

Tipik ergen dizileri. 

Sen çal kapımı, sen aç camımı, aşk mı intikam mı gibi gibi. 

Tamam hafif olsun, karalar bağlatmasın zaten de, neden hep zekamızla dalga geçiliyor? 

Hafif konu deyince aklınıza aptal aşıklardan başka birşey neden gelmiyor?

Komedi mesela. Veya tatlı aile hikayeleri. Bunları yazmak neden kimsenin aklına gelmiyor? Ya mafya olacak, ya ağır psikolojik dram mı yani? Bir üçüncü seçenek cici kız dizileri mi?

Tamam herkes özgür, isteyen istediğini izler. Ben nedenini merak ediyorum. 

Bütün kanallar anlaşmış gibi kapmış yaz artistlerini, yazlık senaristle anlaşılmış. 

30 sene önce fena halde moda olan Brezilya dizileri tadında mantıksız, saçma diziler.

Güzel kızlar, aşırı yakışıklı oğlanlar, biri mutlaka fena halde zengin, diğeri epey fakir. Hepsinin çok şeker aileleri var. Mahalleler genelde aynı. Belki de hepsi aynı mahallede çekiliyordur. 

Ya kız oğlana veya oğlan kıza aşık oluyor ve içine atıyor. Asla açılmıyorlar. Sonra birbirlerini seviyorlar. Bazen teknede mahsur kalıyorlar bazen ormanda. Ve mutlaka kötü bir kız veya oğlan var ara bozan. Aralar bozuluyor, araya birileri giriyor, barış sağlanıyor. Dizinin sonunda mutlaka sahilde bir mutlu son oluyor. 


Hiçbirini izlemedim. Nereden biliyorsun derseniz, 150 kere oynayan reklamlardan. Sırf reklama bakarak diziyi çözüyorsunuz. 

Ben çocukken  şahane çizgi filmlerimiz vardı. Dizi halinde, senelerce izlerdik. 

Anime denilen, Japon çizgi dizileriydi çoğu. 70 li yılların çizgi filmleri  bugünlerin yaz dizilerinden daha keyifli ve mantıklıydı. 

Bilmiyorsanız, o döneme denk gelmediyseniz açıp internetten izleyin bence. 

Şeker kız Candy mesela. Aslında konusuyla rahatlıkla Brezilya dizisi ile yarışabilirdi. Birbirini seven gençler, araya giren kötü kızlar, fakirler, zenginler. Bakın konu günümüz dizileriyle aynı. Ancak iddia ediyorum bugünün yaz dizilerini toplasak bir şeker kız Candy yapmaz. 

Anthony ve Candy'nin beyaz güller arasındaki tatlı masum aşkını izleyerek büyüdük biz. 

Dedesinin yanından büyük şehire giden Heidi'yi unuttunuz mu?

Onun için ne çok ağlamıştık çocukken.  

Çakmaktaşlar bile daha mantıklı ve sevimliydi. 

Ama sonuçta hepsi çizgi filmdi. Masaldı, hafifti, çocukları mutlu edecek kadar masalsıydı. 

Akşam saati büyükler izlesin diye yapılan dizilerin çizgi film tadında olması garip geliyor. 

Her işin bir alıcısı var illaki. Ben sadece zekamızla dalga geçilmesine bozuluyorum. 
Yoksa açarım Cinderella'yı mutlu mutlu izlerim. 

Önceki ve Sonraki Yazılar